SULTANIN MEMELERİ
Pala sarayın hizmetkarlarından biri..
Yıllardır Kraliçeyi görür ve onun göğüslerine hayran
olurmuş..
Artık bir saplantı halini almış kraliçenin göğüslerine
dokunmak..
Tüm cesaretini toplayıp harem ağasına açılmış.. -Bana
sultanın göğüslerini koklat. Ömür boyu biriktirdiğim bin
altın senin, demiş.
Harem ağasının aklı yatmış bu karlı işe.
Kenar mahallelerde tanıdığı bir simyacı-büyücü karışımı
bir kadın varmış.
Ona gidip bir losyon hazırlatmış ve bu losyonu, sultanın
o gün banyodan
sonra giyeceği korsaya iyice sürmüş.
Sultan çıplak tenine korsayı takınca, losyon etkisini
hemen göstermiş.
Göğüsleri yangın yeri gibi yanmaya başlamış.
Saray doktorları merhemlerle, ilaçlarla çare
bulamamışlar.
Sultan acıdan, kaşıntıdan, yanmadan ölecek.
Harem ağası ortaya çıkmış ve padişaha -Saray
hizmetkârlarından Pala, derdinize derman olabilir. Onun
salyası, her şeye iyi geliyor. Tek çare, Pala'nın dili.
Kraliçemizi ancak o kurtarır, eğer siz izin verirseniz,
demiş.
Padişah çaresiz çağırmış Pala'yı hareme.
Pala bir saate yakın sultanla yalnız kalıp muradına
ermiş. Ne
var ki söz verdiği halde 1000 altını harem ağasına
vermeye yanaşmamış. -Bu
olayı açıklarsan ikimizin de kellesi gider. Bunu göze
alamazsın. Hadi bakalım, çek arabanı, demiş.
Haremağası çok kızmış..
Öyle kızmış ki ertesi gün aynı yakıcı losyonu padişahın,
banyodan sonra giyeceği donuna iki kat sürmüş...
Sonra Pala'yı çağırtmış.. -Padişahın
kaşıntısı varmış, seni emretti, :)))))))))))))
Demek ki
neymiş: Sözünü tutacaksın....
GERİ DÖN |
|