|
MUSTAFA
DAYI
Isparta`nın köylerinden
birinde köylüler her zamanki gibi köy kahvesinde oturmuş
televizyon seyrediyorlarmış. O sırada TV`de Başbakan
çıkmış. Mustafa dayı onu görünce;
- Az ekmeğimi yemedi zamanında. Şimdi bi hal hatır
sorduğu yok, demiş.
Köylüler hep bir ağızdan;
-Atma Mustafa dayı, atma!, demişler.
Mustafa dayı da;
-İnanmıyorsanız gidelim size göstereyim, demiş.
Köylüler atlamışlar bir otobüse, tutmuşlar Ankara`nın
yolunu.
Meclis binasının önünde beklerlerken Başbakan çıkmış
dışarı. Mustafa dayı’yı görünce hemen gelmiş yanına
elini öpmeye kalkışmış.
-Nasılsın dayı? Kusura bakma işler yoğun sana
gelemiyoruz, demiş.
Köylüler şaşırıp kalmışlar.
Sonra bir gün yine kahvede TV seyrederlerken
Cumhurbaşkanı çıkmış TV`ye Mustafa dayı yine aynı
şeyleri söylemiş.
Köylüler “Yok artık! Başbakan belki akrabasıdır. Bunu
da tanıyacak değil herhalde!” diye yine tutmuşlar
Ankara`nın yolunu. Cumhurbaşkanı da Mustafa dayı’yı
görünce elini öpmeye kalkışmış. O günden sonra köylüler
Mustafa dayı’ya büyük saygı duymaya başlamışlar.
Derken bir gün TV`ye ABD başkanı Obama çıkmış. Herkes
susmuş Mustafa dayı’ya bakmış.
Mustafa dayı yine “Elimde büyüdü” diye başlamış
konuşmaya.
Köylüler “Yuh artık! O kadar da olamaz!”
demişler.
Toplanıp, borç harç Amerika’ya gitmişler.
Beyaz Sarayın önüne geldiklerinde korumalar sadece
Mustafa dayı’nın içeri girmesine izin vermişler.
O da köylülere “Siz aşağıda bekleyin, biz size
balkondan el sallarız” demiş.
10-15 dakika sonra balkonda iki kişi belirmiş.
Köylüler suratları tam seçemiyorlarmış. O sırada oradan
geçmekte olan Micheal Jordan`a senin boyun uzun şu
balkonda el sallayan kim bi bakıver, demişler.
Jordan bi süre baktıktan sonra;
-Valla, el sallayanı bilmiyorum ama, yanındaki bizim
Mustafa dayı, demiş.
(Teşekkürler Kenan Kaymak)
GERİ DÖN
|
|